BÜYÜK TÜRKİYE
(KURULUŞUNUN 100. YILINDA “2023” CUMHURİYET TÜRKİYESİ)
Abdullah Çağrı ELGÜN
Asya kıtasının
doğusunda ve Pasifik Okyanusu’nun batı yakasında iç problemlerle boğuşmaya
devam eden 9.6 milyon kilometrekarelik yüzölçümü ile Asya’nın en büyük ülkesi Çin Halk Cumhuriyeti; diğer tarafta,
kendisinin, dünyanın tek efendisi olduğu
iddiasını sürdüren, Amerika Birleşik Devletleri. Bu iki devletin de (Çin ve Amerika) ekonomisinin
daralması, halklarının yoksullaşarak ayaklanmasıyla, 2023’lü yıllarda
parçalanarak yeni devletlere dönüşecektir.
Yüz yıl boyunca
“Yurtta sulh, cihanda sulh.” Diyerek kabuğunda güvenle büyüyerek, kabuğunu
çatlatan büyük Türk, TÜRKİYE, 2023’lü yıllarda, dünyanın engellenemez tek
lideri olarak, dünyaya yeniden görünecektir.
Dünyaya huzur
bahşeden Türk, tarihten gelen adalet, büyük bir hoş görü, serbest düşünce
hürriyeti, din ve vicdan hürriyeti, seyahat hürriyeti, milletleri birleştirme
(Birleşik Devlet), yönetme ve toplumu sevk ve idare etme, İslâm’ın inanç ve düşünüşüyle
dünyaya sağlık, mutluluk, refah ve huzur bahşetmeyi sürdürmeye devam edecektir.
Mete Han (Oğuz
Kağan) döneminde dünyanın bilinen tarihinin 3/3’ünün % 80 toprağını, 3/3’ünün %
90 nüfusuna hükmeden Türk, Cengiz İmparatorluğu döneminde, 44 Milyon kilometre
kare; ve daha 1900’lü yılların başında elli dört (54) millet ve tek devlet
(Osmanlı) olarak var iken, Türkiye Cumhuriyeti olarak 779.452 kilometre karelik küçücük
kabuğunda, yüz yıl, büyük bir sabırla bekledi. Yüzüncü yılın sonuna
yaklaşıldığında, yattığı kuluçkadan kalkarak, yumurtaların kabuklarını çatlatan
gurk gibi civcivleriyle, bir çok devletleri de ardında sürükleyerek, “birleşik tek devlet” BÜYÜK TÜRKİYE
olarak yeniden hayat sahnesine çıkacaktır.
Doğuda: Türkiye, Kıbrıs,
Azerbaycan, Kırım, Türkmenistan, Tacikistan, Afganistan, Özbekistan, Kazakistan, Kırgızistan; Batıda:
Makedonya, Romanya, Arnavutluk, Yugoslavya, Sırbistan, Saray Bosna, Bulgaristan,
Yunanistan ve adalar en kısa sürede ve
en kısa yoldan derhal birleşecektir. Bu birliğe katılmak isteyenlere de
kayıtsız, şartsız imkan tanınacaktır.
Uzun yıllar yönettiğimiz
Bulgaristan (545) yıl, Yunanistan (400) yıl, Girit (267) yıl, Ege
adaları (541) yıl, Arnavutluk (435) yıl, Romanya (490) yıl, Macaristan (160
yıl, Çekistan, Slovenya, Polonya, Batı Rusya, Beyaz Rusya ve Avrupa Rusya’sı
(291)yıl boyunca Müslüman Türk egemenliğinde huzur içinde yaşamıştı. Bugün de
birliktelikte huzur bulacaktır.
Ukrayna (308) yıl, Gürcistan
(400), Ermenistan, Azerbaycan, Kıbrıs (295), Suriye (402), Türkçe seslenip
Türkçeyle ses verdi.
Lübnan, İsrail,
Ürdün, Irak (402) yıl, Suidi Arabistan (399) yıl, Yemen (401) yıl, Katar,
Bahreyn ve Birleşik Arap Emirlikleri (400) yıl, Kuveyt üç yüz seksen bir (381) yıl, Müslüman
Türk ile beraber mesut ve müreffeh bir hayat içindeydi. Bugün de böyle
olacaktır.
Asya yakasında: Türkiye, Kıbrıs, Azerbaycan, Kırım, Gürcistan, Türkmenistan, Özbekistan, Kazakistan, Kırgızistan...vb.; Batı yakasında: İtalya, Yunanistan, Ukrayna, Ermenistan; Macaristan, Çekistan, Slovenya, Polonya, Batı Rusya, Beyaz Rusya, Avrupa Rusyası...vb.; Ortadoğu’da: Suriye, Lübnan, İsrail, Ürdün, İran, Pakistan, Afganistan, Irak, Suidi Arabistan, Yemen, Katar, Bahreyn, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri...vb. yan yana gelerek yeni dünyada yeni bir güç olarak, Türkiye’nin önderliğinde birleşeceklerdir.
Asya yakasında: Türkiye, Kıbrıs, Azerbaycan, Kırım, Gürcistan, Türkmenistan, Özbekistan, Kazakistan, Kırgızistan...vb.; Batı yakasında: İtalya, Yunanistan, Ukrayna, Ermenistan; Macaristan, Çekistan, Slovenya, Polonya, Batı Rusya, Beyaz Rusya, Avrupa Rusyası...vb.; Ortadoğu’da: Suriye, Lübnan, İsrail, Ürdün, İran, Pakistan, Afganistan, Irak, Suidi Arabistan, Yemen, Katar, Bahreyn, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri...vb. yan yana gelerek yeni dünyada yeni bir güç olarak, Türkiye’nin önderliğinde birleşeceklerdir.
Türkiye, sanat,
edebiyat, şiir, romanda; ekonomi, sanayi, teknolojide en büyük devlerle yarışır
hale gelmiştir. Dünyanın hiçbir yerinde yapılamayan birçok teknoloji aletlerini
yapıp ihraç ederken, Türk Dili, Türkçe mübalâğasız dünyanın günde 100 milyon
insanı tarafından öğrenilip konuşulmak için müracaat kapısı haline gelmiştir.
Türkçe
Olimpiyatları; Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı’nın (Prof. Dr. Turan YAZGAN),
Zaman Grubu (Fethullah GÜLEN), Yesevi Üniversitesi (Türk Heyetleri) gibi
yeryüzüne yayılmış Üniversite, Lise ve diğer türdeki binlerce okullar, bunun en
güzel delilidir.
Avrupa, bugün
Yunanistan’ın nüfusundan daha fazla bir Türk nüfusunu sinesinde
barındırmaktadır. Bu haliyle Avrupa’da, çoğalan Türk nüfusu ve serbest teşebbüs
girişimlerinin sonucu, Türkler tarafından kurulan iş yerleri ve fabrikalar,
Türk nüfusun, yönetimlerde daha etkin görevler üstlenme, muhtar, encümen
azalığı, belediye başkanlığı ve milletvekilliği gibi etkin görevlere katılımılıyla
Avrupa, 2023 yılında büyük bir kısmı da Müslümanlaşarak birleşik tek devlet
haline dönüşecektir.
Tarihe ışık tutan bir çok bilim adamının ortak
görüşü şudur ki Orta Asya’da Çin’de, Suriye’de Mısır’da ve Amerika’da (Atlantis,
Maya, Aztek, İnka, Sümer, Mısır, Çin) ve Avrupa’da, Almanya (Anglo Sakson"Aşağı Sakalar" ve
İngiltere (Saka, İskit Türkleri), Norveç, İsveç, Belçika (ODEN, Uygur Hakanı
Buku Teğin) yer alan dev cüsseli piramitlerin Orta Asya Türk kültürü’nün
izlerini taşıdığı bulgular ve elde edilen belgeler ışığında, tartışılmaz bir gerçek halinde ortaya
çıkmıştır.
Mısır (MÖ 3000), Sümer Piramitleri (Zigguratlar) (MÖ
4.500), Orta Amerika’da yer alan Maya (Campeche, Chiapas, Quintana Roo, Tabasco ve Yucatán (Yakutan, Ok Atan), İnka, Aztek
Piramitleri MÖ. 5.000, Orta Asya Piramitleri (MÖ 17.000 veya 20.000) yıllık bir
gemişe sahiptir. Lahitler, kablumbağa kaideleri üzerine oturtulmuş hakan
heykelleri ve dikilen balballar Peruda ve Moğolistan, Orhun, Selenga,, Yenisey
ve Elegeş vadilerindeki dikili Abidelerinde aynıdır.
Bunların dışında
da dünyanın çeşitli yerlerinde irili ufaklı kimi piramitlerin (Anıt Mezarlar)
bulunduğu; ancak, böyle kalabalık bir topluluk halinde, Asya’nın düzlüklerinde
yer alan ve Türk kültürünün ürünü oldukları anlaşılan piramitleri yapanların bu
kültürü kullanan ve yayanların da Türkler’den başkası olmadığı belgelerle
ispatlanmıştır.
(Prof.
Sven Lagerbring, “İsveç İmparatorluğu Tarihi IV Cilt, 1764”, “Türklerle Akrabalık, 1769”)
(“İsveççenin
Türkçe ile Benzerlikleri” İsveçlilerin Türk Ataları, Prof Seven LAGERBRİNG,
Hazırlayan: Abdullah GÜRGÜN, Kaynak Yayınları, Zaman Gazetesi, Pazar Eki,13
Nisan 2008, Pazar)
(Mosccow News Dergisi, Matematikçi, Anatoli
Fomenko; “Cenk BAŞLAMIŞ)
RUSYA'da, bir
kısım bilim adamı, Mısır
piramitlerinin Türkler tarafından yaptırıldığını ileri
sürmektedirler. Çok daha önceleri İsaac Newton tarafından da savunulan bu
görüşler Fomenko tarafından da iddia edilmiş ve ispatlanmıştır.
“Moscow, News
Dergi”sinin son sayısında (02 Nisan 2010) bu Türklük Kültürü Akımının
öncülüğünü, Anatoliy Timofeeviç Fomenko, (Moskova Devlet Üniversitesi)
savunmuştu.
Bundan başkaca
Türk bilim adamı Phil Dr. İlhan AKÇAY, (Bundan yıllar önce “Kolomp Öncesi
Amerika Türk Kültürü, VIII.Türk Tarih Kongresi II.Cilt’ten Ayrıbasım
Ankara-1981” DTK Yay. Ayrı Basım, adlı
eserinde ve eserin basımından on yıl öncesinde yani (1971) bu abidelerden ve bu
yörelerin Türk kültürünün izlerini taşıdığını söyleyip, yazdığında “Türkçülük Çılğınlığı” ile itham ediliyordu.)
Rus matematikçi Fomenko’nun
"İmparatorluk" (Moskova, 1996) kitabında ortaya koyduğu ilginç
görüşlerden biri de, Ruslar'la Mogollar'ın aynı ırktan geldiğidir.
Fomenko: Türkler'le Ruslar'ın uzun süre Avrupa, Asya, Amerika ve kuzey Afrika'yı birlikte yönettiğini, Mısır Piramitlerinin de bu imparatorluk döneminde (14-16 yüzyıllarda) yapıldığını ileri sürmektedir.
Fomenko: Türkler'le Ruslar'ın uzun süre Avrupa, Asya, Amerika ve kuzey Afrika'yı birlikte yönettiğini, Mısır Piramitlerinin de bu imparatorluk döneminde (14-16 yüzyıllarda) yapıldığını ileri sürmektedir.
(Mosccow News Dergisi,
Matematikçi, Anatoli Fomenko; “Cenk
BAŞLAMIŞ
“Selahaddin
DÜNDAR-Haydar ÇETİNKAYA”, “TEREKEMELER”
Kara Kalpak Türkleri, Dündar Eğitim Yayınaları, 3.Baskı, Eylül 2004-ANKARA,
adlı kitapta da:
Türklerin Menşei
adı altında verilen listede Türkleri MÖ.2000 yılında Çungeniyorda (Doğu
Türkistan) bölgesinde yaşarlarken dört (4) boydan tarih sahnesine girdiğini
belirterek:
1) ÇUW-GOEY(MÖ.(1766),
2) TA-Pİ MÖ.(1122),
3) PE-Çİ MÖ. (1116),
4) KİO-KUE MÖ.(627) olduğundan bahseder.
Secere-i Türki’de Türkler, beş oymakla yer yüzünde
varlıklarını gösterirler:
1) OĞUZ
(MS.VI.yy.)
2) KIPÇAK
(MS.VI.yy.)
3) KALAÇ
(MS.VI.yy.)
4)KARLUK
(MS.VI.yy.),
5) KANKLI
(MS.VI.yy.)
Türk Kavimleri (İki büyük soy olarak yer yüzüne
yayılmışlardır.)
1)
URAL TÜRK KAVİMLERİ
2)
ALTAY TÜRK KAVİMLERİ
URAL
TÜRK ( Fin) KAVİMLERİ
A.1)
Voguller, 2) Ostyaklar, 3) Macarlar
B)1) Laponlar,
2) Finler (Kovreller), 3)Samoyedler, 4)Estonlar, 5) Mordvinler, 6) Çeremişler
(Moriler), 7) Vodyaklar (Udmurlar), Zuryenler (Komiler)
ALTAY
TÜRK KAVİMLERİ
A. 1) Tunguzlar, 2) Murcular
B. 1) Türkler
–Oğuzlar-Terekemeler (Karakalpak Türkleri) )
1) Borçalı Terekemeleri 2) Kazak Terekemeleri
Oğuzlar
A. 1) Azeriler (Azerbeycan), 2)Kuzey Azerbaycan, 3)Güney Azerbaycan
B..
Karakalpaklar (Karakalpakistan)
C. Türkmenler
(Türkmenistan) Bütün bu büyük dağılımından sonra büyük kavimleri başka başka
topraklarda ayrı ayrı devletler halinde yaşatan bu boy, kavim şimdi tarih
sahnesinde yeniden kendini göstermek üzere başını kaldırmıştır.
Kaşgarlı Mahmut,
Peygamberimiz Hz Muhammed (sav) kıyamet alametlerinden bahsederken anlattığı
bir hadisini naklederek:
“Türk Dilini öğreniniz; çünkü Türkler’in uzun sürecek hakimiyetleri olacaktır.” demektedir. Ayrıca başka bir hadisinde de Hz. Muhammed:
“Güneş yeniden Türk burçlarından doğacaktır.” demiştir.
Bu bilgi, tecrübeleri ve geçmişin tecrübelerinin ışığında Türk Devlet Adamlarına ve Bürokratlarına çok asil ve ulvî bir görev düşmektedir. Bu görev bütün AVRASYAYI, giderek “dünyayı” tek çatı altında BİRLEŞTİRME görevidir.
“Türk Dilini öğreniniz; çünkü Türkler’in uzun sürecek hakimiyetleri olacaktır.” demektedir. Ayrıca başka bir hadisinde de Hz. Muhammed:
“Güneş yeniden Türk burçlarından doğacaktır.” demiştir.
Bu bilgi, tecrübeleri ve geçmişin tecrübelerinin ışığında Türk Devlet Adamlarına ve Bürokratlarına çok asil ve ulvî bir görev düşmektedir. Bu görev bütün AVRASYAYI, giderek “dünyayı” tek çatı altında BİRLEŞTİRME görevidir.
Bakara Suresi 136. Ayet’te :
“… Biz Allah’a ve bize indirilen
Kuran’a, İbrahim ve İsmail ve İshak ve Yakup ve torunlarına indirilenlere,
Musa’ya, İsa’ya verilenlere ve bütün Peygamberlere Rableri tarafından verilen
kitaplara iman ettik. Onların hiç birini, diğerinden ayırt etmeyiz. Biz, ancak
Allah’a boyun eğen Müslimleriz.”
Ayeti gereği: Bütün bu bilgi ve
belgelerin ışığında söylüyorum ki: Tarihte böylesine ihtişamlı maziye sahip
olan Türkiye, bugün de 100. yılın sonunda eski ihtişam ve parlak dönemlerine
dönmek üzere BÜYÜK TÜRKİYE adıyla başını kaldırmıştır.
Türkiye
Cumhuriyeti “BÜYÜK TÜRKİYE”olarak 779.452 kilometre karelik
kabuğunda 100. yılın sonunda, yattığı kuluçkadaki kabuğunu
çatlatarak çivciv çıkaran gurk gibi bir çok devletleri de ardında sürükleyerek "Birleşik Tek Devlet" BÜYÜK TÜRKİYE olarak yeniden hayat sahnesine
çıkacaktır.
KAYNAKLAR:
Phil
Dr. İlhan AKÇAY, (Bundan yıllar önce “Kolomp Öncesi Amerika Türk Kültürü,
VIII.Türk Tarih Kongresi II.Cilt’ten Ayrıbasım Ankara-1981”
(Mosccow News
Dergisi, Matematikçi, Anatoli Fomenko;
“Cenk BAŞLAMIŞ
(Mosccow News
Dergisi, Matematikçi, Anatoli Fomenko;
“Cenk BAŞLAMIŞ)
(Prof. Sven Lagerbring, “İsveç
İmparatorluğu Tarihi IV Cilt, 1764”,
“Türklerle Akrabalık, 1769”)
(“İsveççenin Türkçe ile
Benzerlikleri” İsveçlilerin Türk Ataları, Prof Seven LAGERBRİNG, Hazırlayan:
Abdullah GÜRGÜN, Kaynak Yayınları, Zaman Gazetesi, Pazar Eki,13 Nisan 2008,
Pazar)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder