BAHÇELİ AÇILIMI
Abdullah Çağrı ELGÜN
Yirmi üç (23) yılda geldiğimiz çıkmazdan kurtuluşun ufku karanlık yolları diken ve
çalılıktır. Bu çıkmaz sokakta içte millet sefil, aç, açık ve düşünebilmekten ve
kendine yol çıkış bulmaktan uzaktır. Çeşitli menfaatler ve ikballer uğruna
Türkiye bölünmeye Federasyonlara doğru dolu dizgin sürüklenmektedir. Baştaki
tek adam istifa edip ülkeyi fabrika ayarlarına döndürmek yerine BOP’un
emirlerini yerine getirmek, koltukta bir gün fazladan kalabilmek ile meşguldür.
MHP
Lideri Devlet BAHÇELİ: Birkaç grup toplantılarında: "Yeri gelir elimi uzatır müşterek ve milli
değerlerde toplanma çağrısı yaparım; yeri gelir vatan için, millet için, bayrak
için, ezan için, devlet için başımı uzatır, şehadet şerbetinden tadımlık değil,
kana kana doyumluk içerim. Türkiye Cumhuriyeti’nin âli menfaatleri uğruna her,
vasatta temel ve ortak değerler etrafında el ele tutuşmaya, elimi uzatmaya
varım ve hazırım." diyor.
APO Gazi Meclise davet ederek: “Gelsin Mecliste konuşsun! Milletimizin ayak bağların kalıcı olarak çözmenin kim bilir belki de ilk adımını atmış olacağım!”, “Terörün bittiğini, örgütünün tasfiye edileceğini tek taraflı ilan etsin!" “Dünyada barışı isterken, kendi ülkemizde barışı sağlamamız lazım” ifadelerini kullanmıştı. “Bu hususta DEM Parti’nin aklını başına alması, uzattığım eli sabote etmek amacıyla tahrik ortamını kamçılamaktan uzak durması, herkesin hayrınadır. Uzattığım el samimi ve iyi niyetli bir eldir. Uzattığım el, Türkiye’de birleşelim, Türk milletinde kenetlenelim tebliğidir."
"Bu işi senden daha iyi yapacak var, bak ülkeyi yirmi üç yılda ne hale getirdin.
Ülkeyi fabrika ayarlarına döndür ve ve derhal çekilip git!.." Demiyor, diyemiyor.
Teröre, Apo’ya şiddetle karşı olan bir
partinin Ahmet TÜRK’ü hapisten çıkardıktan sonra bugün de Apo için söyledikleri
dikkate şayandır. Meşhur bir ata sözünde: “İti öldürene sürükletirler!”
derler. Sayın Bahçeli’ye bu sözler dikte mi edilmiştir. Bu sözlerden bir müddet
sonra sayın Erdoğan, sn. Bahçeli’ye
övgüler dizmiştir.
Bunu Bahçeli’ye kim söyletiyor? BOP’u
organize edip ülkeye sürenler : Suriye, Mısır, Libya, Irak’ın Liderlerini
Saddam, Kaddafi, Mursi… vb. görevden alarak, ülkeleri lidersiz bıraktılar.
Birbirinizi boğazlayın, yeyin deyip parça parça ettiler. Bu ülkelere bir elli
yıl daha demokrasinin gelmesi mümkün değildir. “Şam’da Emevi Camii’nde
Namaz kılmak!” hevesiyle bugünlere geldik…
“GÖZÜ YEMDE OLAN KUŞ, TUZAKTAN
KURTULAMAZ!..
Bu meşhur bir deyiştir. Bu federasyon
teklifleri sonu gelmez bir tuzağın yola döşenmiş çelikten oklarıdır. Türk
değil Kürt, Türk değil Çerkez, Türk Değil Laz, Türk değil Avşar, Türk değil
Fars, Türk değil Arap, “Türkiyelilik” isnat etmeye ve yerleştirilmeğe çalışanlar
Federasyonlara da sonuna kadar kapı açarlar. Etnik kökenim Arap; ama Türk vatandaşıyım.
Etnik kökenim Fars; ama Türk vatandaşım demek yerinde ve doğru bir kullanımdır.
Düşmanın istediği oyuna gelmek Düşmanı APO’yu Millî Mecliste konuşturmak ve bir
teröristten medet ummak çaresizliğin ortaya dökülmesidir!.. Türkiye savaşmadan
parça parça bölünür. Düşmanın istediği de budur!..
Türk ve Türkiye’de yaşayanlar ülkelerine
vatandaşlık bağı ile sıkı sıkıya bağlanmış her etnik kökenli vatandaşımız Türk’tür.
Başka isim kullanmak ahmaklığın ta kendisidir.
Başka bir deyişle:
TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NE
VATANDAŞLIK BAĞI İLE BAĞLI OLAN HERKES TÜRK’TÜR!..
Bu Suriye’nin kuzeyinde kurulmuş Kürt
Devletine hamilik edin demektir. Bu ise büyük bir tuzaktır. Irak Kürtleri,
Suriye’de kurulan ve Türkiye’de Federe edilecek Kürtler ile büyük bir Kürdistan
hayali düşmanın tuzağıdır. Federasyona kesinlikle karşı çıkmak ve bu konuda
halkı bilgilendirmek gerekir. Mevcut partilerin görevi de budur!.
Suriye Göçmenleri sebebiyle ABD’nin
eğittiği 300 bin Afganlı Asker nereye gitti?.. Daha dün, maaşlarını bizim
ödediğimiz Özgür Suriye Ordusu (ÖSO), bir ay maaşlarını alamayınca Türk
Bayraklarını yaktı, tırlarımıza el koydu, şoförlerimiz rehin aldılar… Bugün, Türkiye’de
15 Milyonun üzerinde göçmen, sığınmacı var! Bu ciddî bir güvenlik meselesidir…
O güç!.. ortam uygunluğunda düğmeye bir basarsa, iç savaş ve bölünmeden
kurtulamayız..
Mümtazer
TÜRKÖNE, Cengiz ÇANDAR da bu fikirler doğrultusunda, geçmişte söylemleri
olmuştur.
Atatürk:
“Türkiye Cumhuriyeti Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes
Türk’tür!..” Demiştir. Cumhuriyet bir fazilettir. Tek adam her zaman tehlike
oluşturur. Bir dönem devlet zorda kalınca hükümet istifa eder. Yeni ve tarafsız
bir hükümet gelir. Seçimler yapılır. Ülke normale dönerdi. Bugün Tek adam
yönetime yapılan dış baskılar bunu önleyememektedir. İşte Cumhuriyetin fazileti
de bugün daha iyi anlaşılmaktadır.
Sonuç:
1) BOP Eş Başkanlığını
bıraktığınızı halka açıklayınız!
2) Devleti Fabrika ayarlarına
döndürerek, Halk arasından seçilecek tarafsız kimselerden oluşan bir Hükümet
Kurarak, derhal istifa ediniz!..
3) ABD’nin bütün Üstlerini
kapatınız!
4) Geri Kabul Antlaşmasını iptal ediniz!
5) Ottowa Sözleşmesini İptal ederek,
sınırlara mayın döşeyiniz!..