SİYASETÇİ ve DEVLET ADAMI; Abdullah Çağrı ELGÜN etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
SİYASETÇİ ve DEVLET ADAMI; Abdullah Çağrı ELGÜN etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6 Mayıs 2023 Cumartesi

PİYASA ADAMI ve DEVLET ADAMI; Abdullah Çağrı ELGÜN

PİYASA ADAMI ve DEVLET ADAMI

Abdullah Çağrı ELGÜN

Piyasa Adamından her şey olur...

Tek Devlet Adamından Olmaz!...

Piyasa adamı tacirdir, tüccardır, zanaatkârdır.

Devlet adamı bunu yapamaz! Yapsa da iflas eder!..

Devlet adamı, ana baba gibi koruyucu, müşfik ve sevecendir. Hep verir. Vermeye odaklıdır.

Piyasa adamı Mağaza çalışanı, Şirket çalışanı, fabrika çalışanıdır. Kazanca, kâra ve hep almaya odaklıdır. Alırken bonkör, verirken cimridir!... Almaya odaklıdır.

Herkesten, her şekilde piyasa adamı çıkar ve piyasa adamı olunur; fakat herkesten hele siyasîlerden devlet adamı asla olmaz!... Olursa devlet, millet kaybeder, sistem zaafa uğrar, kurumları çürür, devletin ayarları bozulur...

Devlet adamını devlet yetiştirir. Yatılı ilköğretim, ortaöğretim, Yüksekokul, Akademi...vb.lerinde sıkı bir eğitim ve disiplin altında her tür bilgiyle donatılmış olarak yetişirler. Asker, Doktor, Sağlık Personeli, Teknik adamlar, Emniyet, Polis okulu ...vb. Akademileri...

Dışarıdan alınarak, altı ay, bir yıl kursla eğitilip, alınanlardan dahi devlet adamı çıkmaz; ancak babası, dedesi asker, emniyet mensubu eğitimci çocukları bu grubun dışındadır.

Devlet terbiyesiyle yetişmiş: Devlette en az yirmi yıl hizmet yapmış, her meslek grubu devlet adamıdır. ..

Siyaset yoluyla, bugünkü seçim sistemiyle iş başına gelmiş: Meclis Üyeleri, Belediye Başkanları, Milletvekili, Bakan, Başbakan, Cumhurbaşkanı da resmî olarak devlet adamı sıfatı bulunmasına rağmen Devlet Adamı kriterlerinden, yoksun olup, devlet adamı karakteri taşımazlar...

Devlet adamı ne sahada yetişir ne de piyasada… Devlet adamı yine devlette kademe kademe, basamak basamak atlayarak olgunlaşarak, deney ve tecrübe kazanarak pişer, olgunlaşır, yetişir...

Piyasa adamı, Siyaset Adamı sokakta, piyasada yetişir. Piyasa adamından devlet adamı olmaz!.. Olursa da devlet ve onu yönetenler tarafından sıkıntıya girer.

Devleti ele geçirirse ayarları ile oynar, sitemi değiştirmeye kalkar.  Devlet tökezler, önlem alınmazsa yıkılır...

Piyasa adamından her yerde her şekilde bulunur. Devlet adamı enderdir, nadidedir; her yerde her şekilde bulamazsınız!..

Piyasa, Siyaset adamından, asla devlet adamı olmaz!.. Devlet adamlarının hepsi, aynı zamanda siyasetçidir!..

Ne büyük hatadır ki bizler, sürekli piyasadaki adamlardan siyaset adamı seçip, devlet adamı olmalarını boşuna bekleriz...

Son 100 Yıllık Deneylerimiz bize göstermiştir ki piyasadan gelen Siyaset Adamından asla Devlet Adamı Olmaz, Olamaz!

Bu sebeple ülkemizin en büyük sorunu DEVLET ADAMI KITLIĞIDIR!.. Tez vakitte Devlet Adamının yetiştirmesi gerekiyor!... Siyasetçi, Politikacı ise asla; çünkü her meslekten ve herkesten politikacı çıkar.  Özellikle de Devlet Adamlarından...

Atatürk, dünyanın gelmiş geçmiş en akıllı, cesur, karizmatik ve aynı zamanda çok zeki bir Devlet Adamı ve Siyasetçisidir…

Atatürk sonrası sıkıntının kaynağı tam da bu noktada ortaya çıkmaktadır... Osmanlı Türkiyesi, yıkılırken dahi:başta Atatürk olmak üzere:

Mehmet Âkif, Yahya Kemâl, Ahmet Haşim, Tevfik Fikret, Ahmet Vefik Paşa; 

Kazım Karabekir Paşa, Enver Paşa, Talat Paşa, Cemal Paşa, Fevzi Çakmak Paşa, İsmet İnönü Paşa, Rauf Orbay Paşa, ...vb.;

Buhûrîzâde Mustafa Itrî, Tatyos Efendi, Lavtacı Andon, Kemençesi Vasilaki;

İbrahim Çallı, Osman Hamdi Efendi, Hasan Rıza, Osman Nuri Paşa, Hasan Rıza....vb. gibi büyük dahiler yetiştirmeyi başarmıştı...

Günümüz Türkiyesi ise dünyaca tanınmış böylesi dehalarının çoğunu yurt dışına çıkmaya, yurt dışında ekmek kapısı aramaya mecbur etmiş, yabancılara kaptırmıştır...

Siyasetçi ile devlet adamı arasındaki fark; piyasa adamı siyasetçi bir sonraki seçimi ve kendi geleceğini düşünür.

Devlet adamı ise her daim ülkesini milletini ve halkının geleceğini düşünür…

Devlet adamı ile piyasa adamı siyasetçi, birbirinden çok çok farklıdır:

Devlet adamı yaşatmak için vardır, piyasa adamı siyasetçi yaşamak için…

Devlet adamının özel hayatı yoktur, siyasetçi özel hayatı için yaşar…

Devlet adamı yakmamak için kendi yanar, siyasetçi yanmamak için devleti, vatanı yakar…

Devlet adamını adil ve dürüst insanlar destekler, piyasa adamı siyasetçi fanatiktir: futbol takımı tutar gibi taraf etrafını, yandaşlarını tutar ve desteklerler.…

Devlet adamı milletine ve adalete dayanır, piyasa adamı siyasetçi sadece sandığa güvenir…

Devlet adamı birleştirici, siyasetçi ötekileştiricidir…

Devlet adamı toplar, birleştirir; siyasetçi böler, parçalar…

Devlet adamı uzlaşmacıdır, siyasetçi insanlar arasındaki itilaftan beslenir…

Devlet adamı sevdirir, siyasetçi tehdit eder, korkutur…

Devlet adamı mütebessimdir, siyasetçi mağrur ve asık suratlıdır…

Devlet adamı öfke ile kalkanın zararla oturacağını bilir, siyasetçi ise öfkeyi de bir aldatma sanatı olarak kullanır…

Devlet adamı konuşur, siyasetçi bağırır…


Devlet adamı vicdana, gönüllere hitap eder, siyasetçi cüzdana…

Devlet adamı gelişir, geliştirir; çağ atlatır; siyasetçi dönüp durur...

Devlet adamının düşüncelerinde istikrar vardır, siyasetçi gömlek değiştirir gibi her dakika fikir değiştirir…

Devlet adamı tek yüzlüdür, siyasetçi çok yüzlüdür, bukalemun gibi değişkendir…

Devlet adamı adalet için dik durur, siyasetçi yoksula, garibana diklenir…

Devlet adamı kendini milletin hizmetine adar, siyasetçi ise millet, kendine itaat etsin, hatta minnet etsin, hatta köle olsun ister

Devlet adamı yanlışları hemen görür, düzeltir; siyasetçi atı alan Üsküdar'ı geçtikten sonra: “ Aldatıldık!” der.

Devlet adamı din ile politikayı ayırır, siyasetçi dini politikaya alet eder…

Devlet adamı liyakate bakar, siyasetçi sadakate ve itaate…

Devlet adamı icabında “Hayır!” diyebilenleri sever, siyasetçi “Evet efendim!”' cileri…

Devlet adamı millete hesap verir, siyasetçi: “Ben sadece sandıkta hesap veririm veya sadece Allah'a hesap veririm” der ve hesap vermekten kaçar…

Devlet adamı rüyasında milleti görür, siyasetçi çıkarını...

Devlet adamı emin adımlarla ilerler, siyasetçi zikzak çizerek yürür…

Devlet adamı uzun vadeli düşünür, siyasetçi günlük yaşar…

Devlet adamı görür, siyasetçi bakar.

”Bakanlar”ın siyasetçiler arasından seçilmesinin hikmeti bu olsa gerek…

Devlet adamının yanında vatandaşlar vardır, siyasetçinin yanında yandaşları vardır….      

Devlet adamı vatanı tutar, siyasetçi taraf tutar…

Devlet adamı Türk milletini destekler, siyasetçi ise menfaati için düşman ülke ve vatandaşlarını bile desteklemekten çekinmez!..

Devlet adamının gücü, bilgisi, donanımı, zekasında saklıdır.

Siyaset Adamı, Piyasa Adamının gücü, parasından, oturduğu koltuğundan ve etrafını sarmış dalkavuklardan alır!..

Devlet adamları kendilerini yaptıklarıyla ebedîleştirirler…Yüz yıl, bin yıl ve diğer gelecek yıllara hitabederler...

     Piyasa, siyaset adamlarının dayandığı koltuklar, altlarından kayınca balon gibi sönüp, kaybolup giderler...

          Piyasa Adamından her şey olur...

Tek Devlet Adamından Olmaz!...

Piyasa adamı tacirdir, tüccardır, zanaatkârdır.

Devlet adamı bunu yapamaz! Yapsa da iflas eder!..

Devlet adamı, ana baba gibi koruyucu, müşfik ve sevecendir. Hep verir. Vermeye odaklıdır.

Piyasa adamı Mağaza çalışanı, Şirket çalışanı, fabrika çalışanıdır. Kazanca, kâra ve hep almaya odaklıdır. Alırken bonkör, verirken cimridir!... Almaya odaklıdır.

Herkesten, her şekilde piyasa adamı çıkar ve piyasa adamı olunur; fakat herkesten hele siyasîlerden devlet adamı asla olmaz!... Olursa devlet, millet kaybeder, sistem zaafa uğrar, kurumları çürür, devletin ayarları bozulur...

Devlet adamını devlet yetiştirir. Yatılı ilköğretim, ortaöğretim, Yüksekokul, Akademi...vb.lerinde sıkı bir eğitim ve disiplin altında her tür bilgiyle donatılmış olarak yetişirler. Asker, Doktor, Sağlık Personeli, Teknik adamlar, Emniyet, Polis okulu ...vb. Akademileri...

Dışarıdan alınarak, altı ay, bir yıl kursla eğitilip, alınanlardan dahi devlet adamı çıkmaz; ancak babası, dedesi asker, emniyet mensubu eğitimci çocukları bu grubun dışındadır.

Devlet terbiyesiyle yetişmiş: Devlette en az yirmi yıl hizmet yapmış, her meslek grubu devlet adamıdır. ..

Siyaset yoluyla, bugünkü seçim sistemiyle iş başına gelmiş: Meclis Üyeleri, Belediye Başkanları, Milletvekili, Bakan, Başbakan, Cumhurbaşkanı da resmî olarak devlet adamı sıfatı bulunmasına rağmen Devlet Adamı kriterlerinden, yoksun olup, devlet adamı karakteri taşımazlar...

Devlet adamı ne sahada yetişir ne de piyasada… Devlet adamı yine devlette kademe kademe, basamak basamak atlayarak olgunlaşarak, deney ve tecrübe kazanarak pişer, olgunlaşır, yetişir...

Piyasa adamı, Siyaset Adamı sokakta, piyasada yetişir. Piyasa adamından devlet adamı olmaz!.. Olursa da devlet ve onu yönetenler tarafından sıkıntıya girer.

Devleti ele geçirirse ayarları ile oynar, sitemi değiştirmeye kalkar.  Devlet tökezler, önlem alınmaz, dikkat edilmezse, devlet yıkılır...

        Sadrazam Hazerpare Ahmet Paşa öldürüldükten sonra eti ve yağları parça parça doğranarak eklem ağrılarına, mafsallara iyi geldiği söylenerek, çarşı ve pazarrlarda satılmıştır!.. Bu sebeple kendisine "Binbir Parça" anlamına delen "Hazerpare" lakabı verilmiştir.

Piyasa adamından her yerde her şekilde bulunur. Devlet adamı enderdir, nadidedir; her yerde her şekilde bulamazsınız!..

Piyasa, Siyaset adamından, asla devlet adamı olmaz!.. Devlet adamlarının hepsi, aynı zamanda siyasetçidir!..

Ne büyük hatadır ki bizler, sürekli piyasadaki adamlardan siyaset adamı seçip, devlet adamı olmalarını boşuna bekleriz...

Son 100 Yıllık Deneylerimiz bize göstermiştir ki piyasadan gelen Siyaset Adamından asla Devlet Adamı Olmaz, Olamaz!

Bu sebeple ülkemizin en büyük sorunu DEVLET ADAMI KITLIĞIDIR!.. Tez vakitte Devlet Adamının yetiştirmesi gerekiyor!... Siyasetçi, Politikacı ise asla; çünkü her meslekten ve herkesten politikacı çıkar.  Özellikle de Devlet Adamlarından...

Cesedi, At Meyda'nında paramparça edilen 
Osmanlı Sadrazamı Hazerpare  Ahmet Paşa 
        Atatürk, dünyanın gelmiş geçmiş en akıllı, cesur, karizmatik ve aynı zamanda çok zeki bir Devlet Adamı ve Siyasetçisidir…

Atatürk sonrası sıkıntının kaynağı tam da bu noktada ortaya çıkmaktadır... Osmanlı Türkiyesi, yıkılırken dahi:başta Atatürk olmak üzere:

Mehmet Âkif, Yahya Kemâl, Ahmet Haşim, Tevfik Fikret, Ahmet Vefik Paşa; 

Kazım Karabekir, Enver Paşa, Talat Paşa, Cemal Paşa, Kazım Karabekir, Fevzi Çakmak, İsmet İnönü, Rauf Orbay;

Buhûrîzâde Mustafa Itrî, Tatyos Efendi, Lavtacı Andon, Kemençesi Vasilaki;

İbrahim Çallı, Osman Hamdi Efendi, Hasan Rıza, Osman Nuri Paşa, Hasan Rıza....vb. gibi büyük dahiler yetiştirmeyi başarmıştı...

Günümüz Türkiyesi ise dünyaca tanınmış böylesi dehalarının çoğunu yurt dışına çıkmaya, yurt dışında ekmek kapısı aramaya mecbur etmiş, yabancılara kaptırmıştır...

Siyasetçi ile devlet adamı arasındaki fark; piyasa adamı siyasetçi bir sonraki seçimi ve kendi geleceğini düşünür.

Devlet adamı ise her daim ülkesini milletini ve halkının geleceğini düşünür…

Devlet adamı ile piyasa adamı siyasetçi, birbirinden çok çok farklıdır:

Devlet adamı yaşatmak için vardır, piyasa adamı siyasetçi yaşamak için…

Devlet adamının özel hayatı yoktur, siyasetçi özel hayatı için yaşar…

Devlet adamı yakmamak için kendi yanar, siyasetçi yanmamak için devleti, vatanı yakar…

Devlet adamını adil ve dürüst insanlar destekler, piyasa adamı siyasetçi fanatiktir: futbol takımı tutar gibi taraf etrafını, yandaşlarını tutar ve desteklerler.…

Devlet adamı milletine ve adalete dayanır, piyasa adamı siyasetçi sadece sandığa güvenir…

Devlet adamı birleştirici, siyasetçi ötekileştiricidir…

Devlet adamı toplar, birleştirir; siyasetçi böler, parçalar…

Devlet adamı uzlaşmacıdır, siyasetçi insanlar arasındaki itilaftan beslenir…

Devlet adamı sevdirir, siyasetçi tehdit eder, korkutur…

Devlet adamı mütebessimdir, siyasetçi mağrur ve asık suratlıdır…

Devlet adamı öfke ile kalkanın zararla oturacağını bilir, siyasetçi ise öfkeyi de bir aldatma sanatı olarak kullanır…

Devlet adamı konuşur, siyasetçi bağırır…

Devlet adamı vicdana, gönüllere hitap eder, siyasetçi cüzdana…

Devlet adamı gelişir, geliştirir; çağ atlatır; siyasetçi dönüp durur...

Devlet adamının düşüncelerinde istikrar vardır, siyasetçi gömlek değiştirir gibi her dakika fikir değiştirir…

Devlet adamı tek yüzlüdür, siyasetçi çok yüzlüdür, bukalemun gibi değişkendir…

Devlet adamı adalet için dik durur, siyasetçi yoksula, garibana diklenir…

Devlet adamı kendini milletin hizmetine adar, siyasetçi ise millet, kendine itaat etsin, hatta minnet etsin, hatta köle olsun ister…

Devlet adamı yanlışları hemen görür, düzeltir; siyasetçi atı alan Üsküdar'ı geçtikten sonra: “ Aldatıldık!” der…

Devlet adamı din ile politikayı ayırır, siyasetçi dini politikaya alet eder…

Devlet adamı liyakate bakar, siyasetçi sadakate ve itaate…

Devlet adamı icabında “Hayır!” diyebilenleri sever, siyasetçi “Evet efendim!”' cileri…

Devlet adamı millete hesap verir, siyasetçi: “Ben sadece sandıkta hesap veririm veya sadece Allah'a hesap veririm” der ve hesap vermekten kaçar…

Devlet adamı rüyasında milleti görür, siyasetçi çıkarını...

Devlet adamı emin adımlarla ilerler, siyasetçi zikzak çizerek yürür…

Devlet adamı uzun vadeli düşünür, siyasetçi günlük yaşar…

Devlet adamı görür, siyasetçi bakar.

”Bakanlar”ın siyasetçiler arasından seçilmesinin hikmeti bu olsa gerek…

Devlet adamının yanında vatandaşlar vardır, siyasetçinin yanında yandaşları vardır….      

Devlet adamı vatanı tutar, siyasetçi taraf tutar…

Devlet adamı Türk milletini destekler, siyasetçi ise menfaati için düşman ülke ve vatandaşlarını bile desteklemekten çekinmez!..

Devlet adamının gücü bilgisi, donanım, zekasında saklıdır.

Siyaset Adamı, Piyasa Adamının gücü, parasından, oturduğu koltuğundan ve etrafını sarmış dalkavuklardan alır!..

Devlet adamları kendilerini yaptıklarıyla ebedîleştirirler…Yüz yıl, bin yıl ve diğer gelecek yıllara hitabederler...

Piyasa, siyaset adamlarının dayandığı koltuklar, altlarından kayınca, balon gibi sönüp, kaybolup giderler...

Translate