Rüyalar ve Gelecek
Abdullah Çağrı
ELGÜN
cagrielgun@hotmail.com
“Dünya bir gündür; o
da bugündür” Sistemli bir çabayla elde
edilebilecek gelecek kurabilmek gençlerin
bir amaca yönelmeleriyle mümkün görülmektedir. Amacı olmayanlar her zaman
rüzgâra kapılmış yaprak gibidir. Rüzgâr onu nereye götürürse o oraya
sürüklenir.
Geleceğini pilanlayan
ve ona göre çaba gösteren
insanların başarı
potansiyellerinin yüksek olduğu
görülmüştür. 1953 yılında Amerikan
Yele Üniversitesi’nde yapılan bir
araştırmada öğrencilere amaçlarını yazmaları istenmiştir. Öğrencilerden % 3’ünün
amaçlarını net olarak yazabildikleri, % 97’sinin ise net bir hedeflerinin
olmadığı ortaya çıkmıştır. Aradan yirmi
yıl geçtikten sonra, her biri yetişkin
kişi haline gelmiş olan aynı kişilere
yönelik devamlılık araştırmasında, yirmi yıl önce hedeflerini
yazabilenlerin % 3’lük kesimin hayatlarında daha başarılı olduğu ve bir çoğunun hedeflerine ulaştığı
görülmüştür.
Harvart Üniversitesi’nin 2000 yılında Amerikan Gençliği
üzerinde yaptığı bir başka araştırmada,
gençlerden sadece % 23’ünün hayatta bir amacı olduğunu söylediği, bunu karşılık
% 77’sinin ise hayatı boş ve anlamsız
bulduğu ortaya çıkmıştır.
Ülkemizde bu tür sosyal araştırmalar yeterli düzeyde
yapılmamaktadır. Nufusunun genç
yapısıyla övünen Türkiye, insan
yapısının kalitesini de sorgulamalıdır.
Türkiye kaliteli insanlarının sayısını çoğalttıkça büyük
olacaktır. Devletleri de insanlarını da büyüten gördükleri büyük rüyalardır. Bu
rüyalar insanları diri, zinde ve canlı tutar. Oğuz Kağan, Osman Bey, hep bu
rüyaların ardından koşarak büyük oldular.
Bir rüya, bir ideal olmalıdır; çünkü İdeal, denen şey
yıldıza benzer. Ona hiçbir zaman ulaşamayız; ama tıpkı denizlere olduğu gibi,
bize de yol gösteren odur. “Olsa da olur olmasa da” umursamazlığı bilerek veya
bilmeyerek bu hayatın bir parçası olan kişilere zarar verirler. Dünya ve
ülkeler, bu ülküyü gönlünde barındıranlara çok şey borçludurlar;
DÜNYAYI AYAKTA ve DİRİ TUTAN BU ÜLKÜ ADAMLARI ÜLKÜCÜLERDİR.
DÜNYAYI AYAKTA ve DİRİ TUTAN BU ÜLKÜ ADAMLARI ÜLKÜCÜLERDİR.
Eğer hayatı bir tiyatro sahnesi olarak düşünürsek şu bulunduğum meslek, okuduğum şu okul,
evlenmeyi düşündüğüm şu insan, hayâlini kurduğum şu gelecek (oynayacağım oyunu),
hayatımı nasıl etkiler diye düşünmeye
başlayacaktır…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder